Henüz Hazır Değilim

Aman tanrım altı gün kalmış..!! Sadece 6 gün.!!!

Daha yapacak çok şeyim vardı, listelerim vardı, hayallerim vardı :(

N'oldu onlara? Neden yapamadım, neredesiniz, heey!!!  2015 ne kadar çabuk geldin böyle.. 2014 ne zaman vedalaşır oldun, daha kapıdan içeri girerken yaşadığım sevinç dün gibi..

Şu 2013 bir geçsindi, ne kadar kötü bir yıldı, Allah düşmanıma vermesindi..

2014 yeni doğan bir bebek gibiydi, pırıl pırıl gözler ve bembeyaz pamuk teniyle bana sarılıyor, mis gibi kokusuyla içimi umutlarla hayallerle dolduruyordu. Nereye gidiyorsun şimdi? Daha yapacak çok şeyimiz vardı... Hazır değilim, dur lütfen!!!

 

Arkama dönüp bakıyorum şimdi;

İlerlemeyen bir kariyer, verilemeyen kilolar, iyileşmeye fırsat bulamadan yeniden kırılmış bir kalp, asla gerçekleştirilmeyen ama özenle alınmış kararlar, oturtulamamış alışkanlıklar ve zerre kadar kalmamış güven duygusuyla yeni bir yıla hazır mıyım sence 2015?

Ne vaat ediyorsun bana?


Her ilişkinin temeli olduğunu acı tecrübelerle öğrendiğim karşılıklı çıkar kavramı beynimde yankılanırken senden birşey beklememem garip olurdu. Bir düşün bakalım bana ne verebilirsin?

Peki 2014, seninle sayılı günlerimiz kalmışken ve sana yüklediğim tüm anlamları sen itinayla boşa çıkartmışken, karşılıklı saygıyla noktalayabilecek miyiz ilişkimizi?

Sorular, sorular sorular.. Aslında bunlar hep soru'nlar..

Kendime sorduğum, cevabını alamadığımda kızdığım soru'nlarım!

Sanırım artık yeter..!

 

En çok zorlayan son iki yılı da katarak yaşadıklarımdan öğrediğim bir şeyler var:

• Zaman herşeyin ilacı değil! Kendin de çaba göstermelisin.
• Zaman çok hızlı geçiyor ve asla geri gelmiyor. Dolu dolu yaşamalısın.
• Disiplin olmadan hiçbir alanda başarı olmuyor. O disiplin buraya gelecek!
• Huzur istiyorsan huzur kaçıran insanlardan uzak duracaksın.Defolsunlar!
• İyileşmek istiyorum diyorsan yalancıları hayatından çıkaracaksın. Hayalkırıklığına son!
• Aşık olmaktan vazgeçmeyeceksin. Yoksa hayatın ne anlamı var..
• Acısız ve özlemsiz hayat diye birşey yok. Onlarla yaşamayı öğreneceksin.
• Hayatta hiçbir şey sonsuza kadar sürmez. İyi ya da kötü herşey biter.
• Unutmak diye birşey yoktur. Sadece alışırsın ya da kabullenirsin..
• Maalesef insanlar seni dış görünüşünle yargılar ve hatırlar. Şekilci ve maddeci dünyayı kabulleneceksin.
• Kendini sevmiyorsan, özsaygın yoksa ömrünün sonuna kadar huzur bulamazsın mutlu olamazsın!!  Maalesef böyle...
• Şikayet edip durmayacaksın, harekete geçip değiştireceksin. Yok değiştiremeyeceğin birşey mi o zaman kabullenip susacaksın.

Daha neler çıkar kimbilir.. Düşündükçe aklıma geliyor madde madde. Önemli olan artık bunların farkındaysam, farkındaymış gibi yaşamayı becerebilmemde. Yani herşeyin özeti son maddede.

O yüzden, 2015 hayata geçirme yılı olsun. Bunca yıldır öğrendiklerimi farkına vardıklarımı hayata geçirme yılı..!!!

Mümkün mü?

Bir aydır yazmıyorum. Yazamıyorum...

Kendimde değilim, bu ben değilim ya da kabul edemiyorum.

Kafamda onlarca soru var, ama en nihayetinde yapmam gereken tek şey herşeyi görmezden gelmek gibi, unutmak sorgulamamak..!

Yapamıyorum..

Herşeyi unutmak mümkün mü? Hayatta öğrendiğim onlarca şeyden bir tanesi de asla unutmak diye birşeyin olmaması. Sadece zaman var, alışmak var, kabullenmek, sindirmek ya da her nasıl isimlendirirseniz.

En acısı da ne biliyor musunuz, içinizde bir şeylerin öldüğünü sarsıla sarsıla hissederek yaşamak, gözünüzün önünde parçalara ayrılması ve gökyüzünden üzerinize yağması...

Affedebilmek mümkün mü?

Yeniden güvenmek?

Bile bile, farkında olarak hatalarımı tekrarlamaktan nefret ediyorum.!! :((( Her seferinde yeni bir umutla belki bu sefer farklı olur diye diye..

Hala içimde bir umut var.

Zavallı bir umut ...

Zavallı ...

Bitti

Son yazımın üstünden beş gün geçmişti daha... 

Bir kadının bu kadar hisli olması normal midir bilmiyorum, aslında ben tüm ömrüm boyunca bunu yaşadım niye şaşırıyorsam hala? Ters giden şeyleri hep hissettim :((((

Yeniden filizlenen duygularımın, hayallerimin hepsi büyük yalanlar üzerine kuruluymuş meğer...

Yanlış insan.. neden sürekli birileri haklı çıkmak zorunda?

Sevmek bir tercihti, bütün yanlışları göre göre kabul etmek, yine de sevgiyi içinde hissetmek, özlemek, kokusuna hasret kalınan günleri saymak, hayaller kurmak korka korka.. bunlar hep tercihlerdi..

Bir kere de hayat beni yanıltsın istedim, gerçekten çok kalpten istedim.

Hayatım onunla geçsin, yapmak isteyip de yapamadığımız ne varsa beraber yapalım hayallerimizi gerçekleştirelim, hastalıkta sağlıkta da elele durabilelim istedim.

Bir gün aniden kahve içerken ağzımdan döküldü :

"..artık başkasını sevmek istemiyorum.."

Bir an duraksadı, yüzünde acımayla karışık bir şevkat belirtisi geldi geçti, avutur gibi "ben de.." dedi fısıldar gibiydi.. alnıma bir öpücük kondurdu ve başka bir konuya daldı, bense o an sadece burnumu boynuna gömüp kokusunda boğulmak istiyordum.. Olmadı..

Bitti..

Değişen Bir Şeyler Var..

Kasım gelmiş yine, hoş geldin :)))))

Bugün senin ilk iş günün hadi bakalım kolay gelsin!

Peki ben nasıl başladım bu aya acaba? "Değişen bir şeyler var mı?"diye sordum kendime sabah sabah yatakta henüz gözümü açamazken. Cevap gecikmedi: "Evet var, kesinlikle var!"

"En son ne zaman tutkuyla sevildiğini hissettin?"

"Birinin seni deli gibi özlediğini, yanında olabilmek için her fedakarlığı yaptığını gördün?"

"Sesini duyabilmek için fırsat kollamasının ve bulduğu her fırsatta seni aramasının nasıl bir şey olduğunu hatırlıyor musun?"

"Ne kadar güzel olduğunu sana en son ne zaman hissettirdi peki?"

Değişen bir şeyler var evet...

Nefesi Havada Altın Tozu

Birini seviyorsunuz, aniden karşınıza çıkıyor pek seçme şansınız da yok ve aşık oluyorsunuz. Ama bilmiyorsunuz size uygun mu değil mi. Sizi hayatına alacak mı, yoksa sıradan biri mi olacaksınız onun için. Peki ya dürüst mü?

"Yanlış kişileri seçiyorsun hep!" diyor birileri.. Doğru da neyse artık?

Yargılamak ne kadar kolay şanslı olanlara...

Çok mücadele ettim kendi içimde kendimle, sonuç hep aynı: Gönül bildiğini okuyor!

Ne söylersen söyle mantıklı şeyleri dinlediği yok, duvara karşı son sürat gidiyor. Korkuyorum..



 

Sabah uyandığında evde birilerinin olması, taze demlenmiş çay kokusuyla günaydın diyen dağılmış saçlar, üşürsün sen şimdi diyerek üzerini örten biri..

Nefesi havada altın tozu..

Keşke yanımda olsa tüm sevdiklerim.. Zaten kaç kişiler ki! Bir elin parmakları kadar..

Özlüyorum..

Hayat En Güzel Hediye

Masmavi engin bir deniz karşısında, sedirde oturmuşum üzerimde ince yumuşacık bir battaniye... Pijamalarımı çıkarmamışım daha, gözlerim şiş saçlarım dağınık, elimde en sevdiğim kupada sıcacık bir çay, yudumluyorum.. Kupayı sevgilim almış, "Görünce aklıma hemen sen geldin :)" demiş verirken. Paketinde kırmızı bir kurdele üzerinde "Hayat En Güzel Hediye" yazıyor. Sarılıyorum boynuna kokusunu içime çekerken hak veriyorum, hayat en güzel hediye.. yok yok şu an en güzel hediye aslında.. şu an ..

Aslında ofisteyim, klimalardan çektiğim nedir benim böyle diye düşünüyorum. Sabahtan bu yana ayılmak için içmediğim şey kalmamış, ama hepsi karton bardakta.. ne zevk ama :S

Hadi ama Snappy, kendine gel artık..! Hani kararlar almıştık seninle, hani artık ertelemeyecektik, hayatı anı yaşayacaktık, noldu?  Sonbahar geldi diye yelkenleri suya mı indirdin?

Peki bu ağrılar ne olacak? Hiç geçmeyen eklem ağrıları, halsizlik, bitkinlik.. Fibromiyalji mi? O da ne? Teşhisi konulamayan ağrılarım bu yüzden miymiş? Kolumu kaldıracak halim yok..Anı nasıl yaşayayım?

Ne gerekiyorsa yapıyoruz o zaman. Hemen besin desteklerini gözden geçirelim:

• Evening Primrose Oil : Ben araştırmaların,yorumların yalancısıyım ama denemekten ne çıkar. Tabii teşhisi konulmuş hastalıklarınız varsa doktorunuza danışmadan kullanmayın lütfen.

Bağışıklık sistemini güçlendirir.
Bayanların özel günlerindeki baş ve karın ağrılarının (PMS ağrıları ve mensturel kramplar) giderilmesine yardım eder.
Menopoz semptomlarını azaltıcı etkisi vardır.
Kuru, çatlak, yağlı ve sivilceli ciltlerin iyileşmesine yardım eder.
Saçları besler ve saç dökülmesini azaltır.
Kireçlenme sonucu meydana gelen bel, sırt, diz, omuz ve boyun ağrılara karşı faydalıdır.
Fazla kiloların verilmesine ve obeziteye karşı yararlıdır.
Egzema ve sedef hastalarının ciltlerini yeniden sağlıklı bir görünüme kavuşturmaya yardımcıdır.
Çinko (mineral) ile birlikte alındığında ergenlik sivilcelerini (Akne) iyileştirebilir.
Aşırı alkol ve sigara kullanımı sonucu oluşan toksik (zehirli) etkileri azaltır.
Romatizma ve mafsal (eklem) iltihabı ağrılarına karşı faydalıdır.
Eklemlerdeki şişlik ve ağrılarda faydalıdır.
Yüksek tansiyon ve kolesterol seviyesinin düşürülmesine yardım eder.
Hanımlardaki adet düzensizliklerinin giderilmesinde faydalıdır.
Yaşlılık etkilerinin geciktirilmesine faydalıdır. (Anti-aging etki)
Yorgunluğu azaltmak ve çalışma isteğinizi artırmak için yararlıdır.
Uyku ihtiyacınızı azaltır, yatağınızdan uykunuzu almış ve dinç bir şekilde kalkmanıza yardımcı olur.
Stres, umutsuzluk ve çaresizlik duygularının bloke edilmesine yardım eder.
MS (Multiple Sclerosis) hastalığının ilerlemesini yavaşlatmaya faydalıdır.

• Asetil L-Carnitine: Yağların yakılmasına yardımcı olmanın yanında insülin direncine de yardımcı olduğu söylenir. 

• Multivitamin : Pharmaton kullanıyorum ama doktorunuzun tavsiye ettiği başka bir vitamin desteği de olabilir. 

• Protein Desteği : Spor yapmaya tekrar başladığıma göre sadece beslenme ile kapatamadığım protein açığı için  Optimum Nutrition ON GOLD STANDARD WHEY DOUBLE RICH CHOC.

• Su, Bol Bol Su : Ah işte bu çok zor.. :/  Limonlu su, Sassy Su , Alkali su yok arkadaş hiçbirini kana kana içemiyorum. Günde iki litre içilmeli evet haklısınız ama ben başaramıyorum. Zorla içilecek o su!

• Motivasyon : İşte bunun için tek birşey işe yarıyor bu aralar BİKİNİ PROJESİ :)))) Sevgili Bikini, iyi ki varsın, aynen devam et ki ben de devam edebileyim dimi :) Seni hiç tanımasam da çok seviyorum ve eminim herşeyi atlatıp muhteşem günler göreceğiz hep beraber <3

 

Hadi artık durmayalım, başlayalım Snappy!!! 

Sevgiler..

Seviyorum...

Sabah uyanırken zorlanmayı, bazen duvara fırlatmak istediğim telefonumu, beni güneşsiz bir ofise tıkan işimi.. hayatı.. herşeyiyle.. seviyorum...

Zorunluluktan değil ama bu sevgi, gerçekten çok düşündüm.

Sevdiğiniz insanlar için de zaman zaman böyle hissettiğiniz olmadı mı hiç? Mutlaka beğenmediğiniz özelliklerini gördünüz, kabullenmek istemediğiniz huylarını, sinirli huysuz hasta zamanlarını..

Ben de tüm olumsuz yönlerini farketmeme rağmen onu seviyorum.

Hayat da böyle işte,

Seviyorum..

Yine mi klima mağduruyum..!!!!

Yine hastayım yine yine yine :((((((((((((

Bu dördüncü gün ve iyileşeceğime daha da kötüleştim. Tabii bunda benim antibiyotik kullanmama inadımın payı büyük ama yılbaşından bu yana o kadar çok hastalandım ve antibiyotik kullandım ki artık karaciğerimin iflas noktasında olmasından korkuyorum..

Hep aynı şey oluyor, her yaz klimalar son hızda buz gibi açılıyor ve ben iki klimanın arasında sabahtan akşama kadar oturarak çalışan bir beyaz yakalıyım :( Kışları bir soğuk bir sıcak derken küçüklükten kalan sobalı ev sendromu diye isim verdiğim bir hassasiyetim var bence.  Yılda  4-5 kere soğuk algınlığı, grip olmadan, sinüzit faranjit atakları geçirmeden edemiyorum. Ve bundan NEFRET EDİYORUM!!!!!!

Nedense hep ya tatile çıkmadan hemen önce, bayram ve yılbaşlarında ya da önemli bir misafir öncesi başıma gelir. Bu beni daha da sinirli çekilmez biri haline getiriyor. Hastalıktan kaynaklı ağrılarım nefes alamamalarım yetmiyormuş gibi moralim yerlerde sürünür, berbat sinirli, aksi, olumsuz bir insan haline gelirim. İşyerinden rapor almak, inanmayan gözlerle laf sokanları savuşturmak, planlı işleri kaydırmak da cabası.. "Yaa inanamıyorum yine miiii!!?!?!!"  :(((

Şimdi beni bekleyen toplantıma giriyorum, daha sonra öğle yemeği molasıyla beraber izin alıp evime gidiyorum ve kocaman bir portakal suyu ile başlıyorum işe, akşama kadar zencefil-limon-bal karışımlı çayımı içiyorum yanında da bol su. İlaçlarımı alıp yatıyorum ve bir güzel uyuyorum birkaç saat. Başka türlü akşama kadar kendime gelemem ve gelmesini bir aydır dört gözle beklediğim sevgili arkadaşımı yatakta karşılamak zorunda kalırım. Yoo hayır olmaz, olamaz bu! Ayakta ağrısız ve özellikle kulakları açılmış :-))))  pırıl pırıl halde karşılamalıyım onu.. veeeeeee bütün haftasonu bizim olmalı  ;)))))

 

Hastayım ama yine de en güzel an şu an ...
Sevgiler ;)